10 Kasım 2009 Salı

Bazen SİYAH Bazen BEYAZ




Yine ara vermiştim ve bu defa belkide son düdügü çalmıştım..
Artık ne ben ne de takım yazmaya, konuşmaya teşvik edecek bir harekette bulunmuyordu..
Okul ve kurs köşelerine birde sınavlar eklenince köşe kapmaca daha da zor olmuştu.. Ve sınavların bitmesine 3 kala gelen hastalıkla beraber F.Kısaparmak ın şarkıda söyledigi gibi Hayat Yine Bana Yalan Söyledi..
Bazı şeyler için sadece istemek, çalışmak, ugraşmak, hayal etmek vs vs yetmiyor.. Kısacası olmayınca olmuyor. Ve daha önceleri oldugu gibi oyunun en kritik anlarında golü yiyen ben oluyordum. Tıpkı Beşiktaş'ım gibi..
4 yıl öncesini hatta aynı zamanda 7 yıl öncesini tekrar yaşamış gibi oldum..

Şimdi zor olsa da yaşiyoruz..
KADER' de Bekir'in dedigi gibi, ''yolu yok çekeceksin, isyan etmenin faydası yok. kaderin böyle. yol belli. ey başını usul usul yürü şimdi.''
Bir yere gidip gelelim dedik yola ciktik gidiyoruz dedik ama bi anda yağmuru yedik..Yürümeye devam.! Yağmur altı ıslanaraktan devam etsekte...
Yine de seviyorum yağmuru ve ıslanmayı.. Beyaz'ın yanında Siyah'ı da sevdigimiz gibi. Fakat az da olsa kızmıyor değilim...

Adam Adama Beşiktaş'ı ve futbolu konuşur yazardık.. Dün aklıma geldi yazmaya ve yazdırmaya dair Beşiktaşım heyacanımı hareketlendirmeyince, normal muhabbetimizide yapalım dedim.. Hem Güzel insanlara sevgilerimizi saygılarımızı iletmeyi unutmuş olmayız..

Zaten bu aralar aklıma neler gelmiyorki..
Mesela geçen gün Oktay neden çocuklar gibi aglamıştı. Serdar ve Oktay'ın atarlı giderli basın toplantıları falan. Ve takım otobüsünden inerken oktay ın koluna Ertuğrul girmişti diye aklıma geldi.

Şifo geldi aklıma. 100. golünü attığında futbol toplarıyla çektirdigi fotoğraf.

Ve bir soguk gecenin pazar sabahında ben kalkmadan önce hazırlanmış olan kahvaltı sofrasına çagırılmak, TRT deki kızıldereli ya da kovboy filmi eşliginde çayı yudumlamak geldi..


Neyse şimdilik bu kadar...

Devam...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder